Son yıllarda başımızı döndüren gelişmeler yaşıyoruz. Önce distopyalarda görmeye alıştığımız pandemiyi yaşadık. Bu salgını önceki büyük salgınlardan ayıran şey teknolojiydi. Eğitim ve çalışma hayatımıza devam edebilmemizi ona borçluyuz. Öte yandan, bu teknoloji bizi bir kez daha büyük bir dönüşümün eşiğine getirdi. Üstelik bunun bir distopya mı, yoksa ütopya mı olacağı yönünde her kafadan farklı ses çıkıyor. Evet, son ayların en popüler konusu yapay zeka ve ChatGPT’den bahsediyoruz!
ChatGPT Nedir?
En basit tanımıyla, ChatGPT bir sohbet robotu. OpenAI’nin geliştirdiği bu yapay zeka modelinin diyalog biçimi belli başlı mantık kurallarını takip edebiliyor. Yani soruları bir sohbetteymiş gibi rahatça yanıtlıyor, yanlışları düzeltiyor, hatalarını kabul ediyor ve uygunsuz istekleri reddediyor. Geçtiğimiz kasım ayında demo sürümünü ücretsiz olarak kullanıma açan OpenAI, şubat ayında da ChatGPT Plus’ı hayata geçirdi.
ChatGPT Nasıl Kullanılır?
Kullanımı oldukça basit. OpenAI’nin demo sürümünü tuttuğu ChatGPT linkine tıklayıp “Try” (Dene) butonuna basmanız yeterli. E-mail adresinizle bir hesap açtığınızda ücretsiz bir şekilde kullanmaya başlayabilirsiniz.
Bütün geliştirme bilgilerini ve ücretli ChatGPT Plus modelini de aynı sayfada görebilirsiniz. Denemeye başladıktan sonra tek yapmanız gereken aklınızdaki her şeyi sormak. Merak etmeyin, ChatGPT Türkçe sorulara da daha komplike yanıtlar verecek kapasiteye ulaşmaya başladı.
Neden Bu Kadar Önemli?
Hepimiz robotların ve makinelerin insanlığa denk hale geldiği bir geleceği yansıtan anlatılarla büyüdük. Teknolojinin hızlı gelişiminin bizi getireceği nokta için hem heyecanlandık hem de ürperdik. “Korkutucu derecede iyi” sıfatı ChatGPT için birebir çünkü önümüzde demo sürümündeyken bile bu sıfatı hak eden bir yapay zeka modeli duruyor. ChatGPT sorulan sorular bağlamında değil, kurabildiği mantıkla değişim getirdi.
İlk beş gününde 1 milyon kullanıcıyı aşan bu sohbet robotu, hatalarına rağmen geleceğe dair öyle bir heyecan dalgası büyüttü ki, son dönemde verdiği cevaplarda: “Bu sadece bir öneri, bir insan kadar iyi olamam” tarzında yanıtlar almaya hatta uygunsuz bulduğu istekleri reddettiğini görmeye başladık.
Aslında sorun tam da bu uygunsuz isteklerin belirlenmesinde. ChatGPT özellikle ilk kullanıma açıldığında her şeyi yapabiliyor gibi görünüyordu! Stratejiler sunuyor, yazımı ve taslakları hallediyor, kodları düzeltiyor, avukat dilekçesi yazıyor, müzik parçalarını yorumluyor… Bilgi hatalarına rağmen temel mantığı kuruyor ve karşınızda bir danışman varmış gibi sohbet edebiliyorsunuz. Elbette eksikleri ve hataları var, verilen işi bir insan kadar kaliteli yapamıyor. Yine de buradaki temel mantığı kuruyor ve karşınızda bir danışman varmış gibi sohbet edebiliyorsunuz.
Üstelik son sürüm olan GPT-4 görsel ve metin girişlerini kabul ederek metin çıktıları üretebilen büyük ölçekli ve çok modlu bir robota dönüştü. Belgedeki bir sonraki belirteci tahmin edebilen Transformer tabanlı bir model. Birçok senaryoda insanlar kadar yetenekli değil ancak çeşitli profesyonel ve akademik ölçütlerde bizim düzeyimize gelebiliyor. Mesela, baro sınavında ilk %10’luk dilime girecek kadar bir puan kazanabiliyor.
Sohbet Robotu Savaşları
Hal böyle olunca, bir yapay zeka modelinin bu noktaya geldiğini görmek korkutucu bir hal aldı. Bir yandan da chatbot (sohbet robotu) savaşları başladı! Microsoft hızlı davranıp ChatGPT’yi kendi bulut sistemine ve hizmetlerine entegre etti. Ardından Google yeni bir doğal dil işleme modeliyle geliştirdiği sohbet robotu Bard’ı tanıttı. Uzun lafın kısası, teknoloji dünyasında işler fena karıştı.
Öte yandan, akıllardaki soru şu: Rekabetin etkisiyle daha hızlı gelişen bu yapay zeka modelleri iş hayatımızı nasıl değiştirecek?
ChatGPT İş Dünyasını Nasıl Etkileyecek?
Şimdiden bir değişim rüzgarı getirdiğini söylemek yanlış olmaz. Yine de, o değişim rüzgarı şu konularla kısıtlı kalacak gibi görünüyor:
- Tekrarlayan görevlerin otomasyonu: Rutin birçok görevi -örneğin, veri girişi- otomatik hale getirerek insan emeğine olan ihtiyacı azaltabilir.
- Verimlilik ve üretkenlik artışı: Görevleri insanlardan daha hızlı ve daha doğru bir şekilde gerçekleştirerek, teknolojiyi benimseyen sektörlerde verimliliği ve üretkenliği artırabilir.
- Yeni iş tanımları: Yapay zeka teknolojilerinin geliştirilmesi ve uygulanması, yapay zeka eğitmenleri, geliştiricileri ve teknisyenleri gibi yeni görevler yaratabilir.
- Artan iş tatmini: Yinelenen görevleri otomatikleştirerek insanların daha karmaşık ve yaratıcı görevlere odaklanmasına olanak tanıyabilir.
Bahsettiğimiz konu maddeleri iş hayatını daha güzel bir hale getirecek. Ne var ki, genel endişe kimlerin iş hayatına rahatça devam edebileceği yönünde. İnsanların yerini yapay zekanın alacağı bir iş dünyası gerçekten mümkün mü? İşte ChatGPT’nin asıl başarısı bu, herkes bu soruyu soruyor.
Neyse ki, böyle bir senaryo gerçekleşmeyecek gibi görünüyor. Genel olarak, ChatGPT’nin iş gücü üzerindeki etkileri, farklı sektörlerde nasıl benimsenip kullanıldığına bağlı olacak. Bazı görevleri işinden etme potansiyeli olsa da, yeni iş rollerinin yaratılması ve çalışanların üretkenliğinin artması daha olası. Yapılan son araştırma da bu noktaya dikkat çekiyor.
GPT’nin İş Gücü Piyasasındaki Etkisine Erken Bir Bakış
Geçtiğimiz hafta OpenAI, OpenResearch ve Pennsylvania Üniversitesi’nden bir araştırma ekibi tarafından bir makale yayınlandı: “GPTs are GPTs: An Early Look at the Labor Market Impact”
Araştırmacılar arasında OpenAI’den Tyna Eloundou, OpenResearch ve OpenAI’den Sam Manning, OpenAI’den Pamela Mishkin ve yine OpenAI ve OpenResearch’e bağlı Pensilvanya Üniversitesi’nde yardımcı doçent olan Daniel Rock var ve bizi uyarıyorlar. Yeni bir derecelendirme yöntemi kullanan araştırmacılar, meslekleri:
- İnsanların uzmanlık derecesine
- GPT-4 sınıflandırmaları ve gereken yeteneklere göre sıraladı.
Yani yapay zekaya “maruz kalma” derecemizi ölçerek hangi mesleklerin daha çok etkilenebileceğine dair bir araştırma yaptı.
Sonuç oldukça çarpıcı. Üretken yapay zeka (generative AI) sunan platformlar toplum geneline açıldıkça, ABD iş gücü piyasasındaki işlerin en az %80‘inin yaptığı görevlerin en az %10’u değişecek. GPT ve bağlı teknolojiler iş gücünün %19’unun görevlerinin en az yarısını etkileyecek. Üniversite eğitimi gerektiren ve yüksek gelir getiren meslekler ise en çok etkilenen grupta. Peki yapay zeka gelecekte hangi meslekleri yok edecek?
Öte yandan, GPT’nin görevleri sadece önemli ölçüde etkileyeceğini, insanların yerine geçmeyeceğini vurguluyorlar. Her mesleği bir görev demeti olarak düşünmemiz gerektiğini ve yapay zekanın tüm görevleri yerine getirebileceği bir meslek bulmanın çok zor olduğunu söylüyorlar.
En Çok Yazma ve Programlamayı Etkileyecek
Araştırma bulguları, programlama ve yazma becerileri içeren mesleklerin daha çok etkileneceğine işaret ediyor. Bilim ve eleştirel düşünme gibi insanlık tarihinin birikiminin eseri olan alanlar ise daha az etkilenecek. Yüksek derecede etkileneceğini iddia ettikleri bazı meslekler:
- Tercümanlar
- Anket araştırmacıları
- Şairler, söz yazarları ve yaratıcı yazarlar
- Hayvan bilimciler
- Halkla ilişkiler uzmanları
- Matematikçiler
- Vergi uzmanları
- Finansal analistler (Nitel)
- Web ve dijital arayüz tasarımcıları
Yine de “görev demeti” tanımının muallakta kaldığını vurguluyorlar. Yani mesleklerin ne ölçüde tamamen görevlere bölünebileceği, beceri setlerinin göz ardı edilebileceği ve otomasyonun hangilerine gelebileceği net değil. Nihayetinde, iş gücü piyasasını değiştirecek olan asıl etken dijital dönüşüm politikaları. Yani sosyoekonomik faktörler başta olmak üzere hayatımızı etkileyecek olan düzenleme ve karar yetkisi yapay zeka geliştiricilerinde değil.
Ayrıca, araştırma GPT-4 etkisi üzerinden değil, GPT teknolojilerinin etrafında gelişecek başka araçların etkisini içeriyor. Gelecekteki dil modeli uygulamalarını tahmin etmek uzmanlar için bile zor. Etki ölçümlemenin zorluğunun başlıca noktaları:
- GPT-4 etrafında gelişen heyecan dalgası
- Yeni keşifler
- İnsanların önyargılarının değişimi
- Geliştirmelerdeki eksen kaymaları ve dahası!
Toplumsal nedenler paradigma değişimini ve GPT’lerin potansiyeline dönük tahminleri etkileyebilir. Ne de olsa bu durum sadece insan emeğini ve iş kalitesini değil, eşitsizlik gibi bileşenleri de sarsacak güçte.
Üretken Yapay Zeka Çağında Çalışmanın Geleceği
Yapay zeka şu anda bile ofisleri hayal edemeyeceğimiz biçimde yeniden şekillendiriyor. Herkesin dilinde şu soru, yapay zeka tehlikeli olabilir mi? Son araştırma da gösteriyor ki, endişelenmemiz gereken nokta işimizi kaybetmek değil, bu değişime adapte olmak.
İnsanlığın yaşamını iyileştiren inovasyonlar için üretken yapay zekanın gücünden yararlanabilenler, 2020’ler ve ötesinde ekonomide güçlü bir yer tutacak. Şimdi üretken ve ortaya bir akıl koyabilen yapay zeka modellerinden faydalanmanın zamanı.