Pandeminin ardından iş dünyasının “zeitgeist”inin ana odağı belli: Enflasyon. Onca yıldır enflasyon artışı ve dünya ülkeleri enflasyon oranları bu düzeye ulaşmadı. Tarihi enflasyon verileri yüzünden gelişmiş ülkeler de kaygan zeminde hareket etmeye başladı ve enflasyonla mücadele yöntemleri devreye girdi. Kemer sıkma politikaları sonrası iş dünyası da zor günlere merhaba dedi. Rekor enerji fiyatlarını diğer kalemlerin yükselen maliyetleri izledi. 

Rekor büyüme oranlarının yerini tedarik zinciri sıkıntıları, enerji güvenliği ve değişen dünyanın ticaret savaşları aldı. Artık işletme sahipleri farazi tahminlere göre hayati kararlar almak zorunda; azalan üretim, fiyat artışı ya da yeni tedarik kanalları seçmek gibi. Örneğin, Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) yayımladığı Şubat ayı Sanayi Üretim Endeksi’ne göre sanayi üretimi yıllık bazda son 3 yılın en sert düşüşünü yaşadı. Avrupa İstatistik Ofisi (Eurostat) ise Avro Bölgesi’nde Şubat ayındaki perakende satışlarda yıllık bazdaki %3 düşüşü ortaya koydu. Peki enflasyonla mücadele için neler yapılmalı?

Enflasyonla Nasıl Mücadele Edilir?

Bu sorunun cevabı enflasyon ve teknoloji ilişkisinde. Yaşadığımız iki büyük değişim var; biri ekonomik, biri de teknolojik. Teknolojiyi bir maliyet kalemi gibi görmek yerine ekonomik türbülansın etkilerini hafiflettiğini kavradığımızda durumu düzeltebiliriz. Zaten çoğu şirket, enflasyonun etkilerini azaltabilecek teknolojilere yatırım yapmaya başladı. Otomasyonlarla ekiplerine destek olup pozisyonlarını güçlendirdiler. Peki ama nasıl?

Enflasyonla mücadele için yapılması gerekenler arasında şirket maliyetlerini düşürmek de var. Gerçek dijital dönüşüm de bu noktada devrede: Üretkenliği artırıp maliyetleri düşürerek karınızı koruyabilir, hatta artırabilir. Enflasyon ve teknoloji ilişkisini çözen şirketler, daha geniş pazarlarda ticarete atılarak bunu gösterdi. Üstelik Türkiye enflasyon oranları çoğu ülkeden yakıcıyken bunu tercih ettiler. Halen dünya çapındaki resesyon ve enflasyon beklentisi yeni sonuçlar yaratmaya hazır:

• Merkezi bankaların faiz eylemleri,
• Maliyet dalgalanmaları,
• Tedarik zinciri sıkıntıları,
• İşletme organizasyonu gibi pek çok etken ülkelerin güncel enflasyon oranları ile sarsılabilir. 

Bu ortamda diğer pazarlara da açılmayı başaran şirketler; sektör, coğrafya, tedarik zinciri ve maliyetler bağlamındaki değişimi teknolojiyle yönetti. Önemli olan işletme çapında gerçek bir dijital dönüşüm projesi yürütmek. Böylece yeni bir iş organizasyonu ile verimliliği artırabilirsiniz. Hızla değişen koşullara uyum sağlamak iç maliyetlerinizi de kısa zamanda azaltır. 

Elbette, potansiyel stratejiler ve araçlar çeşitlenebilir. Tek bir araçtan bahsedemesek de kaçırmamanız gereken bir finansal trendden bahsedebiliriz. Sektörlerin kalbinde ve uzun vadeli planlarında göz bebeği olan bu teknolojiyi duymamanız mümkün değil: Yapay zeka. 

Yapay Zeka ve Enflasyon

Yapay zekanın sürekli eğitilerek güçlenen bilgi işlem yetenekleri tahmin ettiğimizden de hızlı ve ucuz bir biçimde gelişiyor. Sağladığı hız, öngörülebilirlik ve verimlilik, şirketlerin finansal rotalarını da güçlendiriyor. Yapay zeka uygulamaları ve işletme sermayesi çözümlerinin sağladığı veriler:

• Operasyonların sınırını tahmin etmenize/görmenize,
• Çeşitli senaryoları simüle etmenize,
• Yeni iş modelleri kurmanıza destek olur. 

En önemlisi de büyüme enflasyon ilişkisi bağlamında kazanacağınız avantajlar. Değişken ekonomik koşullara karşı içgörülerin yarattığı isabetli tahminlerle savaşın. Böylece eylem planlarınız da yerinde kararlarla pazardaki yerinizi güçlendirir. Nasıl mı?

Yapay Zekanın Enflasyon ile Mücadele Yöntemleri Nelerdir?

Güçlü Nakit Akışı ve Masraf Hesaplama

Paranızın genel değeri azalırken nakde daha önce sahip olmanız ya da elinizdeki nakdi iyi değerlendirmeniz sizi güçlendirir. Nakit akışı ve masraflarınıza dair veriler, senaryolar kurma imkanı verir. Sonrasında bu senaryoları likidite açıklarını yönetmek için stratejilere dönüştebilirsiniz. Unutmayın ki, güçlü kalmanızı sağlayacak doğru araçları seçmeli ve sorunsuz entegrasyon sağlamalısınız. Bu sayede verilerin sorunsuz iletişim ve koordinasyonla birleşmesi size esnek stratejiler sunar.

Bölgesel Farklılıkları Yönetme

Kaçınılmaz bir gerçek, emtia fiyatlarının artışı ham madde maliyetini de etkiler. Farklı coğrafyalar enflasyonu farklı şiddette deneyimlese de bu gerçek, küresel ekonomik dalgalanmalara yol açar. İstikrarsızlık, marjları sıkıştırarak nakit erişimini zorlaştırır. Baş etmek için elinizdeki temel seçeneklerden bazıları şunlar: 

• Efektif nakit kullanımı için finansal teknolojiler
• Entegrasyon ve raporlama çözümlerinin verimi
• Enflasyonist ortamdaki değişken regülasyonlara uyum
• Borçluluk ve yatırım yönetimi için öngörülere dönüştüreceğiniz veriler

Çeviklik – Öngörülebilirlik

Enflasyonist riskleri efektif şekilde yönetmek için şirketinize dair doğru verilere, sonrasında da öngörülere ulaşmanız gerektiğini vurguladık. Bunu sağladığınızda iç masraflarınızı, çalışan harcamalarınızı  ve total işletme maliyetlerini kısarak kapasitenizi daha doğru ölçebilirsiniz. Böylece, yükselen dış maliyetler ve risklerle ilgili daha güvenli adımlar atabilirsiniz. Doğru organizasyon ve iletişim sayesinde çalışanlar kritik işler için zaman ayırır. Bingo! Bu aslında ihtiyacınız olan temel şey: Stratejik kaynak yönetimi.  

Enflasyonla Mücadelede Dijital Dönüşüm

Son dönemin enflasyonist ortamında finansal riskleri doğru yönetenler, bu dönem bittiğindeki fırsatları da değerlendirecek. Doğru zamanda doğru kararlar için şirketinizin süreçleri hakkında net ve veriye dayalı bir görüşe sahip olmanız önemli. Böylece mali türbülansla mücadele ederken yükselen teknoloji devriminin de etkin oyuncularından biri olabilirsiniz.  

Masraff

Masraff ekibi olarak 200+ kuruluşa yurt dışı operasyonları da dahil olmak üzere yapay zekaya dayalı masraf yönetimi çözümleri sunuyoruz. Bu sayede enflasyonist ortamda finansal sağlıklarını korumalarına destek oluyoruz. Proaktif yöntemimizin zaman, maliyet ve verimlilik avantajları ile değişen ekonomi ve rekabet ortamının ihtiyaçlarını karşılayabiliyorlar.