İlk yapay zeka fikirlerinin tohumları, bir çoğumuzun izlemiş olduğu ve 1939 yapımlı kültleşmiş bir eser olan “Wizard of Oz” filminin kalpsiz metal adamıyla ekilmiştir. Daha sonra bilim kurgu eserlerinde sık sık görülmeye başlanan yapay zeka ve insansı robot figürleri, 1950’lerde bilimin de ilgisini çekmeye başlamıştır. Genç İngiliz bilim insanı Alan Turing, insanların bilgi işleme sürecini ele alarak makinelerin de bu süreci yapay zeka sayesinde gerçekleştirebilme ihtimalini matematiksel olarak hesaplamıştır. Bu hesaplamalar sonucunda 1950 yılında “Computing Machinery and Intelligence” adlı makalesini yayınlamıştır.
Fikirleri Uygulamak
Her ne kadar Alan Turing’in fikirleri muhteşem de olsa Turing, bulunduğu dönem gereği 2 büyük problemle karşılaştı. Dönemin bilgisayarlarının bu işleri yapabilmesi için tamamen değişmesi lazımdı. O dönemde bilgisayarlar veriyi saklamıyor sadece onları işliyorlardı bu yüzden bir öğrenme mekanizması gerçekleştirmek neredeyse imkansızdı. Bir diğer problem ise bir bilgisayarın 1 aylık kullanım maliyeti 200.000 amerikan dolarıydı. Bunu da sadece prestijli üniversiteler ve büyük teknoloji şirketleri karşılayabiliyordu.
Ulaşılabilir Gelecek
Alan Newell, Cliss Shaw ve Herber Simon’ın, Turing’ten 5 yıl sonraki çalışmaları ile ortaya çıkan “Logic Theorist” programı yapay zekaya somut bir kanıt oldu. Logic Theorist, bir insanın problem çözme becerilerini taklit edebilmesi için tasarlanmış bir programdır. Kabul edilen ilk yapay zeka programı olan Logic Theorist, Dartmouth Summer Resarch Project on Artificial Intelligence konferansında dönemin üst düzey araştırmacılarına sunulmuştur. İstenildiği üzere bilim insanların gelip katıldığı bu konferans, bilim insanlarının standart bir yöntem üzerinde hemfikir olamamasından dolayı üretici ekibin beklentilerinin altında kalmıştır. Buna rağmen, herkes yapay zekanın ulaşabilir bir gelecek olduğu konusunda hemfikir olmuştur ve gelecek yılların yapay zeka çalışmalarına katalizör etkisinde bulunduğu reddedilemez bir gerçektir.
İlk Adımlar
Konferanstan sonraki 20 yıl boyunca yapay zeka çalışmaları hızlanmış ve bilgisayarlar günümüzdeki seviyelerine hızla yaklaşmıştı. ELIZA gibi çalışan yapay zeka programları hükümet odaklı araştırma birimlerinin de ilgisini çekmiş ve Amerikan Hükümeti yapay zeka çalışmaları yapan enstitülere maddi destekte bulunmuştur. Yapay zekanın optimazsyon seviyesi ne kadar yüksek olsa da beklentiler çok daha yüksekti. 1970 yılında Marvin Minsky bir dergiye ‘’3 ya da 8 yıl içerisinde ortalama bir insan zekasına sahip makineler elde etmiş olacağız.’’ şeklinde bir açıklama yapmıştı. Bu açıklamayla ilgili temel kanıtlar ellerinde olsa da gitmeleri gereken uzun bir yol bulunmaktaydı. Bu uzun yolun başında ise karşılaştıkları en büyük problem bilgisayarların bu kadar veriyi depolayabilecek bir hafızasının olmamasıydı ve bu yüzden çalışmalar yavaşlamıştı.
1980 yılında, yapay zeka John Hopfield ve David Rumelhart adındaki iki bilim insanının geliştirdiği derin öğrenme tekniği sayesinde tekrardan gündeme gelmişti. 1982 ve 1990 yılları arasında bilgisayarları ve yapay zeka süreçlerini geliştirmek için Fifth Generation Computer Project adlı proje 400 milyon dolar yatırım ile başlatılmıştı. Bu büyük yatırım istenilen hedeflere ulaşamasa da genç bilim insanlarını ve mühendislerine ilham kaynağı olmuştur.
Devlet desteğini ve halkın ilgisini kaybeden yapay zeka çalışmaları 1990 ve 2000 yılları arasında temel hedeflerine ulaşmıştı ve 1997 yılında IBM tarafından geliştirilen Deep Blue adlı yapay zeka programı dünya satranç şampiyonu Gary Kasparov’u mağlup etmeyi başarmıştır. Aynı yıl için konuşmayı tanımlayabilen bir yazılım programı Windows ile uygulanmaya başlamıştır. Günümüze yaklaştıkça yapay zekanın önünde duran bilgisayar hızları ve depolama alanları her geçen gün artmıştır ve hatta şuanda her sene bilgisayar hızları ve depolama alanları 2 kat artmaktadır. Zaman, her şeye olduğu gibi yapay zekaya da çözüm olmuş ve yapay zeka günümüzde bir çok alanda kullanmaya başlanmıştır.
Yapay Zeka ve Finansal Teknolojilerin Birleşimi, Masraff
Machine learning tekniği ile geliştirilen Masraff, günümüz yapay zeka ürünlerinden biridir. Her türlü masraf faturasının üzerindeki verileri yapay zeka sayesinde okuyan ve bu verileri saniyeler içerisinde veri merkezine kaydeden Masraff uygulaması otomatikleştirilmiş onay mekanizmaları ve ERP entegrasyonları sayesinde sizi de yapay zeka tarihinin bir parçası olmaya davet ediyor. Gelin siz de 7 gün ücretsiz deneyin ve masraf sürecindeki zaman maliyetini minimuma indirin, hem çalışanlar kazansın hem de şirketiniz! Masraff hakkında daha fazla bilgi almak için websitemizi buradan ziyaret edebilirsiniz.
REFERANSLAR
1-http://sitn.hms.harvard.edu/flash/2017/history-artificial-intelligence/